Evelyn Francis McHale |
Evelyn McHalen bu çift sıralı kolye onun çok hoşuna gitmişti ve hayatı boyunca saklayacaktı onu. Ama bu ziyaret, inci kolye dışında pek iyi gitmemişti. Nişanlısı, Evelyn’e çalışmasından mutlu olmadığını söylemişti. Asıl problem, onu her gün beraber çalıştığı genç, bekar erkeklerden kıskanmasıydı.
Ziyaretin üçüncü gecesinde Evelyn, nişanlısını kaldığı öğrenci yurduna bırakıp, onun ısrarıyla kaldığı, yalnızca kadınların bulunduğu şehirdeki oteline dönüyordu. Otele gidince, yatağına oturdu, günlüğünü açtı ve “bensiz çok daha iyi bir hayata sahip olacak” yazdı. Sonra yazdıklarını sildi!
Sonra şunlar döküldü kağıda: “Ben hiç kimse için iyi bir eş olamam.”
Ama yine üzerini karaladı! Sayfayı günlüğünden yırttı, buruşturdu ve odanın öbür ucuna fırlattı. O gece uyumaya hazırlanırken annesini aklına getiriyordu. Sorumluluk sahibi, cana yakın ve çalışkan annesini. Onun, kendisine ne kadar sık, aptalca davranmayı bırakıp bir düzen kurmasını ve ciddileşmesini söylediğini düşünüyordu.
"Hayat...", derdi annesi. "Romantik düşler değil, disiplin gerektirirdi."
Yatmadan önce, nişanlısı ile geçireceği son günün her ikisi için de mutlu geçmesi için çabalayacağına dair kendi kendine söz veriyordu.
Kahvaltıyla başladıkları güne, Lafayette’te ki kemere doğru yürüyerek devam ediyorlardı. Köprüye geldiklerinde, tam ortada nişanlısı durdu, Evelyn’e döndü, ellerini tuttu ve "Şehirde çalışmayı bırakmanı istiyorum," dedi. "Aslında istediğim, planladığımızdan daha önce evlenmemiz."
Evelyn: "Anlamıyorum, planlarımızı zaten yapmıştık, sen okulu bitirene kadar bekleyecektik."
Nişanlısı: "Senden ayrı olmaya dayanamıyorum. Buna senin de mutlu olacağını düşünmüştüm."
Evelyn: "Mutluyum zaten, ama planlarımızda büyük bir değişiklik bu."
Nişanlısı: "Biliyorum, hatta bence şehirdeki işinden istifa etmeli ve belki de kampüsün yakınlarında bir iş bulmalısın düğüne kadar. Bu ayın ilk gününden itibaren çalışmayı bırakmanı istiyorum."
Evelyn çok sinirlendi. Üzüldü, ancak kendine verdiği sözü hatırlamıştı. Fakat günleri kötü geçmesin diye nişanlısının söylediklerine itiraz etmiyordu. Ziyaret ardından Evelyn, yaşadığı şehre geri dönüyordu.
Gün gelir; 1 Mayıs 1947 Perşembe. Ayın ilk günü, Evelyn günlerdir nişanlısının telgraflarına cevap vermiyordu.
Evelyn McHale’in yazdığı son not ise okuyanları bir hayli hüzünlendiriyordu;
“Ailemin içinden veya dışından hiç kimsenin, hiçbir parçamı görmesini istemiyorum. lütfen bedenimi yakarak yok edin. Size ve aileme yalvarıyorum. Benim için tören veya anma düzenlemeyin. Nişanlım haziran’da evlenmeyi teklif etti. Ben kimse için iyi bir eş olabileceğimi düşünmüyorum. O benden çok daha iyi birisi. Babama söyleyin annemle çok fazla ortak yönümüz var.”Harun İstenci'den Açıklama:
Evelyn McHale’nin ölmüş fotoğrafı “tarihin en güzel intiharı” olarak anıldığı için yazımda bu ibareye yer verdim. Kesinlikle intiharla ilgili pozitif, intihara teşvik edici bir algı oluşturmak için kurulmuş bir cümle değil. Saygılarımla.Bu içerik Harun İstenci tarafından aşağıda belirtilmiş olan kategoriler altında oluşturulmuş ve yayınlanmıştır. İçeriğin kopyalanması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na göre suçtur. | İstenci Systems
1997 yılında İstanbul'da dünyaya geldi ve memleketi Kastamonu. Çocukluğundan bu yana bilgisayar sistemleri üzerinde çalışıyor ve internet üzerinde içerik üretiyor...
Harun İstenci Resmi Web Sitesi | Hakkında Daha Fazla > |
Yaşınız çok genç olmasına rağmen hayata ne güzel atılabilmişsiniz darısı bana olsun 👏👏👏
YanıtlaSilOlumlu yorumunuz için teşekkür ederim. :)
YanıtlaSil